Güvenli Mesajlaşmaya Önem Verenlerin Tercihi: Signal, Android ve iOS için şifreli bir iletişim uygulamasıdır. Linux, Windows ve macOS için bir masaüstü sürümü de mevcuttur. Dosyaları, sesli notları, görüntüleri ve videoları içerebilen ve bire bir sesli ve görüntülü görüşmeler yapabilen bire bir ve grup mesajları göndermek için sadece Android üzerinden 5 milyon kişi kullanıyor.
Signal, görüşmeleri uçtan uca şifrelendiği için oldukça güvenli. Signal’ın Android sürümü isteğe bağlı olarak bir SMS uygulaması olarak da işlev görebiliyor.
Türk basınında yer alan haberlere göre haberleşme uygulaması “Signal”i, Türkiye’de “Kötü gösteriliyor”
Fakat gerçek çok farklı dünya genelinde milyonlarca kişinin indirdiği Signal’i güvenli görüşmek isteyen herkes kullanıyor.
İşte sitesi: https://signal.org/
Türkiye’deki güvenlik güçleri, ABD Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) eski çalışanı Edward Snowden dahi tavsiye ettiği ve kullandığı şifreli haberleşme programı Signal’in içeriğine ulaşmayınca, yazışma, fotoğraf ve görüntülerin kullanıcıların belirlediği zaman aralığında silinmesi nedeniyle deşifre edemeyince programın adını kötüye çıkarmaya karar verdi.
Dolayısıyla terör örgütleriyle hiç alakası olmayan Signal’i sanki belli bir guruba aitmiş gibi arz ederek vatandaşları korkutup uzak tutmak istiyor.
Ancak bu program bütün dünyada biliniyor ve yaygın şekilde kullanılıyor.
ABD’nin peşinde olduğu gizlilik savunucusu eski ajan Edward Snowden’dan, Oscar ödüllü yönetmen ve gazeteci Laura Poitras, insanları her gün kullanmaya teşvik ediyor.
Johns Hopkins Üniversitesi kripto uzmanı Matt Green; “Kodu okuduktan sonra, yüzümden akan bir saçmalık çizgisi buldum. Gerçekten çok hoş.” diye yorumluyor.
Evet karar sizin eşinizle çok özel bir konuşmanız olacaksa “Signal” tercih edin derim.
Neden mi şimdi eşinize bir mesaj gönderdiniz ya da aram yaptınız.. mesajlasma ve konusma dahil butun bilgi alış-verişi “end-to-end encrypted” olarak hallediliyor. Yani gönderdiginiz mesaj ya da ararken söyledilkleriniz, karşı tarafa ulasana kadar şifrelenmiş bir vaziyette. ve o şifreyi kırpp gerçek mesajı açacak olan tek anahtar da sadece karşı tarafin telefonunda mevcut.
Signal, görüşmeleri uçtan uca şifrelendiği için oldukça güvenli. Signal’ın Android sürümü isteğe bağlı olarak bir SMS uygulaması olarak da işlev görebiliyor.
| Signal “Open Whisper Systems” tarafından geliştirilmiştir. Kripto iletişim kodlarını Amerikalı Moxie Marlinspike yazdı. Ücretsiz ve açık kaynaklı bir yazılım olarak yayınlanmaktadır. San Francisco Projenin başlangıç maliyeti 50 milyon dolar ve hala geliştirilmeye devam ediyor. |
Fakat gerçek çok farklı dünya genelinde milyonlarca kişinin indirdiği Signal’i güvenli görüşmek isteyen herkes kullanıyor.
İşte sitesi: https://signal.org/
Türkiye’deki güvenlik güçleri, ABD Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) eski çalışanı Edward Snowden dahi tavsiye ettiği ve kullandığı şifreli haberleşme programı Signal’in içeriğine ulaşmayınca, yazışma, fotoğraf ve görüntülerin kullanıcıların belirlediği zaman aralığında silinmesi nedeniyle deşifre edemeyince programın adını kötüye çıkarmaya karar verdi.
Dolayısıyla terör örgütleriyle hiç alakası olmayan Signal’i sanki belli bir guruba aitmiş gibi arz ederek vatandaşları korkutup uzak tutmak istiyor.
.Signal programında, mesajlaşmanın yanı sıra ulusal ve uluslararası arama yapılmasına da imkan sağlıyor.
Ancak bu program bütün dünyada biliniyor ve yaygın şekilde kullanılıyor.
ABD’nin peşinde olduğu gizlilik savunucusu eski ajan Edward Snowden’dan, Oscar ödüllü yönetmen ve gazeteci Laura Poitras, insanları her gün kullanmaya teşvik ediyor.
Uluslararası alanda tanınmış güvenlik teknolojisi uzmanı Bruce Schneier diyor ki; “Bu uygulamanın hem güvenliğini hem de kullanılabilirliğini ortaya koyan düşünceden ve sistemden etkilendim. Şifreli bir konuşma için ilk tercihim.” diyor.Signal güvenli mesajlaşmada neden öne çıkıyor?
Öncelikle açık kaynak kodlu; yani kodları gizli değil, herkes görebilir ve bir çok uzman tarafından kontrol edildiğinden araya istihabarat teşkilatları tarafından zararlı yazılım eklenmesini imkânsız kılıyor. Bu nedenle, Amerikan istihbaratına ait çok gizli dokümanları basına sızdırdıktan sonra Rusya’ya sığınan Edward Snowden’ın da Signal kullanmasına şaşırmamak gerek! Signal’in ilk versiyonu ise, 2011 yılında Twitter tarafından satın alınmıştı.
Johns Hopkins Üniversitesi kripto uzmanı Matt Green; “Kodu okuduktan sonra, yüzümden akan bir saçmalık çizgisi buldum. Gerçekten çok hoş.” diye yorumluyor.
Evet karar sizin eşinizle çok özel bir konuşmanız olacaksa “Signal” tercih edin derim.
Neden mi şimdi eşinize bir mesaj gönderdiniz ya da aram yaptınız.. mesajlasma ve konusma dahil butun bilgi alış-verişi “end-to-end encrypted” olarak hallediliyor. Yani gönderdiginiz mesaj ya da ararken söyledilkleriniz, karşı tarafa ulasana kadar şifrelenmiş bir vaziyette. ve o şifreyi kırpp gerçek mesajı açacak olan tek anahtar da sadece karşı tarafin telefonunda mevcut.
ABD’de senatörler de kullanıyor!!!
Signal’de ise telefonunuzun bile yedeğini alsanız, hiç bir şekilde konuşmalarınız buna dahil olmuyor. Dolayısıyla hackerler size ulaşamıyor. Kurumsal kullanıcıların güvenlik protokolleri açısında da bu son derece önemli bir özellik! Hatta katı güvenlik protokolleriyle bilinen Amerikan Senatosu dahi, çalışanlarına geçen hafta Salı gününden itibaren Signal kullanmalarına izin verdi.
Signal ve Whatsapp arasındaki farklar neler?
Signal’de tüm sesli ve görüntülü aramalarınız, dosya paylaşımlarınız, kısacası uygulama içinde gerçeklesen her şey üst düzey güvenlik protokolleriyle uçtan uca şifreleniyor. Yani, biri sizin elinizden telefonunuzu zorla almadığı sürece, hiç kimse araya girip konuşmalarınızı hackleyemez. Ses aramasındaki ağır şifrelemeden dolayı arama bir kaç saniye geç başlasa da ses kalitesi çok yüksek ve Whatsapp’taki kesilmeler yaşanmıyor.
Whatsapp kişi listenizi şifrelemiyor dolayısıyla listeniz ve kimlerle hangi saatte görüştüğünüzün kayıtları, sunucularına kaydediliyor. Signal’de ise her şey şifreleniyor!
Whatsapp’ta mesajlarınız telefonunuzda durduğu sürece şifreli korunuyor ancak herkesin zorunlu olarak tüm konuşma geçmişinin yedeğini (back-up) alıyorlar. Bu yedeklemeler maalesef şifrelenmiyor ve bir şekilde bulut hesabınıza erişenlere karşı, sizi savunmasız bırakıyor. Facebook’un bu verileri okuyarak şirketlere sattığı da söylentiler arasında!
